Haberin içeriği, genç askerin cesur bir görevde bulunduğunu ve ülkesinin savunmasında gösterdiği kahramanlıkları içeriyordu. Kadın, kendini bir an için öfkesinin esiri olmuş olarak buldu; duygusal bir fırtınanın ortasında, aklında yankılanan sesler vicdanını sorgulattı. Onun için o anki bağırışları, aslında bir otosansür ve korkunun dışavurumu mu olmuştu? İçinde bulunduğu durumun ağırlığı, onu geçmişteki pek çok yanlış kararına sürükleyerek derin bir hesaplaşmaya itti. Gözleri, gazete sayfasında parlayan o genç askerin resmine takıldı; belki de onun için bir kahraman, belki de bir kaybeden. Yaşadığı pişmanlık, hayatına dair birçok sorunu da açığa çıkardı; kendini sorgularken, insanlığın birbirine olan sorumluluğunu hatırladı. Sonunda, bu olay ona derin bir ders vermişti: